6502 SAYILI TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN KAPSAMINDA TÜKETİCİ HUKUKU

Günlük hayat içerisinde tüketici konumunda olduğumuz birçok tüketici işlemi tesis etmekteyiz. Söz konusu tüketici işlemlerinin kanuna uygunluğunun temel şartı hukuki ilişkinin taraflarından birinin tüketici, diğerinin ise satıcı, sağlayıcı ya da onlar adına hareket eden gerçek ya da tüzel kişi olmasıdır. Tüketicinin korunmasının temel amacı tüketicinin ifa edilen sözleşme çerçevesince güçsüz tarafı temsil etmesi nedeniyle, kanun koyucunun tüketiciyi korumak ve ona birtakım hakların tahsisiyle en azından diğer tarafla eşit konuma getirme amacı bulunmaktadır. 6502 sayılı kanun esasen tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununda sayılan tüketici sözleşmeleri için sınırlı bir sayım belirlenmemiştir. Nitekim her türlü tüketici sözleşmesi kanun kapsamına dahil edilebilecektir. Sözleşmenin niteliğini anlayabilmek için sözleşmenin hangi amaçla kurulduğu hususu önem arz etmektedir.
Tüketici hukuku tüketiciye almış olduğu hizmet veya mal açısından bir ayıpla karşılaşması durumunda 4 farklı seçimlik hak tanımıştır. Fakat öncelikle kanunda belirtilen ‘’ayıp’’ hususunun ne anlama geldiğini belirtmekte fayda görüyoruz. Şöyle ki; satılan mal veya hizmet esasen taşıması gereken özelliklere sahip değilse, örnek minvalinde; ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internette veya reklam ve ilanlarda yer alan özelliklerden bir veya birden fazlasını taşımıyorsa, vaat edilen özellikleri bünyesinde barındırmıyorsa, tüketici tarafından satın alınan mal veya hizmet ayıplı mal olarak kabul edilmektedir. Tüketicinin almış olduğu mal veya hizmette bir ayıp söz konusu olması durumunda sahip olduğu 4 farklı seçimlik hak kanunda şu şekilde sayılmıştır:
- Sözleşmeden dönme hakkı,
- Satış bedelinden indirim isteme hakkı,
- Onarım isteme hakkı,
- Malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini isteme hakkı
Tüketicinin yalnızca bildirimi ile satıcı veya sağlayıcı bu talebi yerine getirmekle mükelleftir. Şayet bir uyuşmazlık gündeme gelirse tüketici her yıl güncellenen parasal sınırlar çerçevesince Tüketici Hakem Heyeti’ne ya da Tüketici Mahkemesi’ne başvuru hakkına sahiptir.
2025 yılı için değeri 149.000 (yüz kırk dokuz bin) Türk Lirasının altında bulunan tüketici uyuşmazlıklarında, İl veya İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru yapılabilecektir.
Av. Dilara TÜRKER DİZDAR
